T24 Haber Merkezi
Ankara Barosu’nun 68. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu, “Yeni anayasa tartışmaları Cumhuriyet’in kazanımlarını zayıflatmayı ve laik, demokratik, hukuk devleti anlayışından uzaklaşmayı hedefleyen bir çerçevede sürdürülüyor. Biz Ankara Barosu olarak elbette anayasa tartışmalarında bir taraf olacağız. Biz Cumhuriyet’in tarafı olmaya devam edeceğiz ve asla susmayacağız” dedi.
Ankara Barosu’nun 68. Olağan Genel Kurulu, Atatürk Kapalı Spor ve Stant Sarayı’nda divan seçimiyle başladı. Genel Kurul’un açılışını mevcut lider ve Demokratik Sol Avukatlar Kümesi’nin (DSA) adayı Mustafa Köroğlu yaptı.
“Ankara Barosu 100. yılına adım atarken baromuzun geleceği ve hukukun üstünlüğü ismine yeni kararlar alacağımız bu devirde meslektaşlarımızın dayanışması adaletin korunması konusunda en büyük güç kaynağımızdır. Bugün 2 yıllık vazife müddetimizi doldurduk” diyen Köroğlu, şunları söyledi:
“Şikayet etmedik, sızlanmadık, yalnızca çalıştık. Ankara Barosu’nun içinde bulunduğu mali külfetlere karşın en uygununu yapmaya çalıştık. Baro başkanı bana kim olduğumu unutturmadı. Dürüst ve onurlu meslek hayatımdan ödün vermedim. Evvel lider değil evvel dost ve meslektaş kaldım. Cumhuriyet’in unsurları ile yoğrulmuş olan bu baro, hukukun üstünlüğü ve insan haklarını savunma konusunda en önde yer almıştır. Ankara Barosu kurulduğu günden bu yana adaletin bir simgesi, hukukun bir neferi olmuştur. Baromuzun adalet çabası yalnızca kendi üyeleri için değil toplumun her kısmı için garanti kaynağı olmuştur. Temelinde hukukun üstünlüğü olan Cumhuriyet’in kurucu ideolojisini ayakta tutmak ve korumak baromuzun birinci vazifelerinden biridir. Son yıllarda adaletsizliğin sıradanlaştığı bir periyotta baromuzun oynadığı hayati rol daha da kıymetli olmuştur.
“Baromuzun kasasından tek bir kuruş çıkmadan bu projeyi hayata geçirdik”
Bizler meslektaşlarımız ve gelecek jenerasyonlar için daha adil ve daha şeffaf bir hukuk sistemini inşa etmekle yükümlüyüz. Misyon süremiz boyunca birçok projeyi hayata geçirdik lakin bu süreç elbette güllük gülistanlık bir süreç değildi. Biz her vakit adaletin ve meslektaşlarımızın yanında olduk. Baromuzun finansal durumunu düzeltmek için elimizden geleni yaptık. Kulağıma gelen birkaç dedikoduyu ve karşısında gerçekleri Genel Kurulu zora sokmadan anlatacağım. Bugün karşınıza alnımın akıyla çıkıyorum. TBB ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin dayanağıyla genç meslektaşlarımıza Ankara Barosu Ulus Avukat Yerleşkesi’ni hayata geçirdik. Kâfi mi, şimdilik tahminen ancak gelecek için daha büyüklerini yapmak gerekiyordur, yapılacaktır. Baromuzun kasasından tek bir kuruş çıkmadan bu projeyi hayata geçirdik. Bir öbür hoş haber de Ankara’da tek adliye için çok çalıştık ve başardık, temelleri atıldı. Temel atma merasimine katıldık evet, lakin sizler bu sürecin ayrıntılarını bilmiyorsunuz. Sıhhiye Adliyesi 19 yılda inşa edildi. Bunu şunun için söylüyorum; elbette Ankara Barosu temel atmadı fakat büyük bir baskı oluşturdu. Yeni Bakan seçildiğinde 3. gün randevu aldık ve ‘Ne vakit yeni adliye binasının temeli açılacak’ diye sorduk. 6 ay mühlet verin demesi üzerine her hafta sonu bakanı arayıp süreci sorduk. Bunu Ankara Barosu’nun baskı gücü ile bu noktaya getirdik.
“Bizim bugüne kadar sustuğumuz mevzuya gelelim; Gölbaşı Tesisi’nin daima ziyan etmesi ve işletilememesi”
Bizim bugüne kadar sustuğumuz hususa gelelim; Gölbaşı Tesisi’nin daima ziyan etmesi ve işletilememesi. Hakikaten de araştırdık ve her devirde ziyan etmiş. Kayıtlar ortada, tesisler kapanmadan evvel 2023 yılının Ekim ayında kapanmadan evvel yalnızca tesisin aylık masrafı 1 milyon 194 bin 791 TL. Geliri ise 902 bin 436 TL. Gölbaşı Tesisi hala Baromuzun iktisadi işletmesi tarafından işletiyor olsaydı aylık sarfiyatı 1 milyon 889 bin 864 TL olacaktı. Yani bu para her ay bizim cebimizden çıkacaktı. Öteki yandan tesis büyük oranda yıpranmış ve çürümek üzereydi. Tesisteki materyaller eksik ve olanlar da çalışmaz haldeydi. Üstelik iktisadi işletme Arby’s a kirayı bile ödemez haldeydi. Bu tabloda ne yapacaksınız? İhaleye çıktık ve imzalanan kira kontratı sonrasında kiracı tarafından tesise yaklaşık 14 milyon TL civarında tadilat masrafı yapıldı. Kiralama sonucunda baromuz iktisadi işletmesi, tüm işletme masrafları ve kiralama sürecinde tesisin yenilenme ve yatırım masraflarından da kurtulduğu üzere Arby’s da tertipli bir kira gelirine kavuştu. Bu sayede çağdaş ve sürdürülebilir bir tesis oluşturduk. Siz aldırış etmeyin 90 bin TL düşük kiraya verdiler argümanına. Yalnızca dedikodu ve hazımsızlık. ABEM binasından da kelam etmek gerek. Misyona başladığımızda sık sık kanalizasyon suları basıyordu. ABEM’in yan tarafındaki sıvaları kopup araçların üstüne düşüyordu. Mutfak bacasında 3 kez yangın çıktı. Asma katta bulunan kafeden yemekhaneye su sızıyordu. Bu nedenlerden ötürü tadilat yapmamız gerekliydi. Binanın çatı katında yapılan tadilat sonrasında çok yük kaldırıldı, çelik ile desteklendi. Çatı restoran yenilendi ve binanın bedeli artırıldı. Denilebilir ki Gölbaşı’ndaki ziyanı karşılayıp devam etseydiniz. Biz de bunu yapabilirdik lakin biz sürdürülebilir bir işletme kurgulamamız gerekti. Baro’nun da bu türlü bir parası yoktu. Bu sistemle yalnızca iktisadi işletme değil Baro da ziyan etmiştir.
“Birilerinin bedel ödemesi gerekiyordu ve meslektaşlarının dahi reaksiyonunu almaya göze aldık”
Düşünceme nazaran temel sıkıntılarımız bunlar değil. Her geçen gün sayımız artmasına karşın iş imkanlarımızın azalması, azalan gelirlerimiz, iktidarın baroları güçsüz kılmak ve çalışamaz hale getirip meslektaşlarımızın barolara olan itimadını sarsmak olduğu çok açık. Dedikodulara kulak tıkayarak meslek örgütümüzün geleceğinin temellerini attık. Bizden sonraki idareler baro gelirlerini yarattığı büyük zahmetle daha az uğraşacaklardır. Birilerinin bedel ödemesi gerekiyordu ve meslektaşlarının dahi yansısını almaya göze aldık.
“İstanbul Mukavelesi geri gelene kadar savunmaya devam edeceğiz”
Toplumsal sıkıntılarımız da var. Bunların varlığı bizi derinden etkiliyor. Her gün bu problemler artıyor ve beşerler yurt dışına kaçıyor. Eylül ayında 36 bayan öldürüldü. Çocuklarımız öldürülüyor, cinsel taarruz sıradanlaştı. İktidar bunlarla gayret edeceğine İstanbul Sözleşmesi’ne uymama kararı alıyor. İstanbul Kontratı geri gelene kadar savunmaya devam edeceğiz. Yolsuzluk ve yoksulluk kurumsallaşmaya başladı. Hukuk sistemi gerektiği üzere çalışmıyor ve bu nedenle her geçen gün inanç azalıyor. İktidar yolsuzlukla gayret etmiyor. Bakmak zorunda olmasına karşın kedi ve köpeklerin öldürülmesinin önünü açan yasal düzenlemeler yapıyorlar. AYM kararlarına uymuyorlar. Aksini söyleyenlere yaptırım uyguluyor ve özgürlüklerini kısıtlıyor. Türkiye’de anayasa yapma ve sık sık anayasa değişikliğine gitme alışkanlığımız hukuk sistemimize esaslı ziyanlar vermekte. Anayasalar bir ülkenin emel hukuk nizamının ve devlet yapısının teminatıdır. Lakin Türkiye’de Anayasa değişikliklerinin ve yeni anayasa yapma teşebbüslerinin sıklığı adeta bir sorun çözme aracı üzere kullanılmakta. Bu sorunu kökten çözmek yerine mevcut türel ve siyasi meseleleri örtmek olarak karşımızda. AYM kararlarına uyulmaması hukukun üstünlüğüne duyulan itimadı zedelemekte. Anayasa değişikliklerinden evvel Anayasa’nın faal bir halde uygulanmasını sağlamak öncelikli gayemiz olmalıdır. Yeni anayasa tartışmaları Cumhuriyet’in kazanımlarını zayıflatmayı ve laik, demokratik, hukuk devleti anlayışından uzaklaşmayı hedefleyen bir çerçevede sürdürülüyor. Biz Ankara Barosu olarak şüphesiz anayasa tartışmalarında bir taraf olacağız. Biz Cumhuriyet’in tarafı olmaya devam edeceğiz ve asla susmayacağız”
Adaylar hakkında
23 bin 684 üyesi olan Ankara Barosu’nda seçimlerde 8 aday yarışacak. Mevcut lider Mustafa Köroğlu, yine Demokratik Sol Avukatlar (DSA) tarafından aday gösterildi. Avukat Bülent Yücetürk 100. Yıl Demokratik Sol Avukatlar (100. Yıl DSA) Grubu’nun, Hakan Fazilet Türk Milliyetçisi Avukatlar Grubu’nun, Mehmet Zeki Kaplan Ankara Barosu Değişim Grubu’nun, Ebru Dönmez Avukat Hakları Grubu Ankara’nın, Coşkun Özgür Piroğlu Mücadeleci Avukatlar Grubu’nun, Doğukan Tonguç Cankurt ise Özgürlükçü Çağdaş Avukatlar Grubu’nun adayı olarak listede yerini aldı. Avukat İbrahim Akın ise bağımsız aday olarak seçime katılan tek isim olacak. 7 küme ve 1 bağımsız lider adayının katılacağı başkanlık yarışında üyelerden en çok oyu almayı başaran aday yeni baro başkanı olarak göreve başlayacak.
Genel Kurul’da başkan ve yönetim kurulu seçimi yarın yapılacağı öğrenildi.
(ANKA)
|
“Yunanistan’da Müslüman, Türkiye’de gavur tohumu”; Kayıp bir jenerasyonun kıssası ‘Mübadele’
|
