AA muhabirinin derlediği bilgiye nazaran, Türkiye’den son periyotta bakan düzeyinde yoğunlaşan ziyaretlerde siyasetten diplomasiye, güçten ticarete kadar birçok alanda yeni işbirliği imkanları değerlendirildi.
Son bir yıldaki ziyaret trafiği yeni devrin kapılarını araladı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Aralık 2023’te bu ülkeyi ziyaret ederken bu yılın mayıs ayında Güç ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar Pekin’de temaslarda bulundu. Bayraktar, geçen ayın ortalarında Çin’e bir ziyaret daha gerçekleştirdi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise haziranda Çin’e giderek görüşmeler yaptı.
Son olarak Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Çin’e gerçekleştirdiği ziyarette üst seviye ikili görüşmelerde bulundu. Şimşek, ayrıyeten Türkiye ile Çin ortasındaki en üst seviyeli istişare düzeneği olan Türkiye-Çin Hükümetler Ortası İşbirliği Komitesinin (HİK) ikinci toplantısında da Çin Başbakan Yardımcısı Cang Guoçing ile eş başkanlık yaptı.
Devlet liderleri seviyesinde ziyaret bekleniyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da BRICS Doruğu’na katılmak üzere gittiği Rusya’ya bağlı Tataristan Cumhuriyeti’nin başşehri Kazan’daki temaslarının akabinde yurda dönüşünde gazetecilere Çin ile ikili münasebetlere ait değerlendirmede bulunmuştu.
Çin’in, dünya siyasetinde de ticaretinde de son derece faal ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, şu sözleri kullandı: “Stratejik iştirak seviyesindeki bağlantılarımızı geliştirmek için yeni adımlar atabiliriz. Çinli dostlarımızla ikili ticaret hacminin artırılmasından yatırım potansiyellerine kadar birçok başlığı vakit zaman ele alıyoruz. Biz Çin’den yakın vakitte bir ziyaret bekliyoruz. Ondan sonra da biz iadeiziyareti yaparız. Sanıyorum bu, çok uzun bir vakit almayacak. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping bize bir ziyaret gerçekleştirecek, akabinde da biz kendilerine bir ziyaret yapacağız.”
Lider ziyaretlerinin yeni işbirliği kapıları açması bekleniyor
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Çin İş Konseyi Başkanı Korhan Kurdoğlu, AA muhabirine, son yıllarda ağırlaşan Türkiye-Çin ilgilerine dair değerlendirmede bulundu.
Kurdoğlu, geçen hafta gerçekleştirilen Türkiye-Çin HİK’in gelecek periyotta gerçekleştirilmesi planlanan devlet önderleri doruğu için ön hazırlık niteliği taşıdığını söyledi.
Çin Devlet Başkanı Cinping’in ziyaretinde karşılıklı yatırımlar, sürdürülebilir işbirliği imkanlarının ele alınması beklenen başlıklardan olduğu bilgisini veren Kurdoğlu, şöyle konuştu:
“Her iki başkan de Türkiye-Çin bağlarının stratejik değerinin farkında ve bu bağların geliştirilmesi konusunda uzun yıllardır aktif çalışmalar yürütüyor. İkili alakalarda başkan seviyesinde gerçekleşen bu cins ziyaretler, mevcut işbirliği alanlarına derinlik kazandırırken yeni işbirliklerinin de kapısını açacaktır. Devlet önderlerinin karşılıklı ziyaretleri ve bu ziyaretlerden doğacak yeni amaçlar, ikili bağlantıların daha ileriye taşınmasında kıymetli rol oynayacaktır. Bilhassa ticaret hacminin artırılması ve yatırım alanlarının çeşitlendirilmesi istikametinde belirlenen maksatlar, iki ülkenin iş dünyaları için yol gösterici olacaktır.”
Kurdoğlu, iki ülke ortasında bilhassa güç ve dijital teknolojiler alanında fırsatlar olduğuna dikkati çekerek, Çin’in elektrikli araçlarda ileri teknolojiye sahip olmasının, Türkiye’nin de bu kesimdeki yatırım potansiyelini artırabileceğini söz etti.
Ülke münasebetlerinin ileri düzeye taşınmasının klâsik kesimlerin yanı sıra yenilikçi ve geleceğe dönük yatırımları da kapsayacağını belirten Kurdoğlu, yapay zeka, güç güvenliği ve tedarik zinciri idaresi üzere geniş yelpazede yatırımların değerlendirileceği bir periyoda girildiğini lisana getirdi.
“İşbirliklerini artırmaya odaklanıyoruz”
Kurdoğlu, ekonomik bağların yüksek potansiyele sahip olduğunu fakat tam gerçekleşmediğini tabir ederek, ülkelerin iş dünyasına değerli rol düştüğünü söyledi.
Ekonomik ilgilerin sağlıklı ve sürdürülebilir düzeye gelmesinin, her iki ülkenin iş insanlarının ortak eforlarıyla olacağını vurgulayan Kurdoğlu, şunları kaydetti:
“Türkiye ile Çin ortasındaki ticari ve yatırım bağlantılarının gelişmesi, yalnızca ekonomik değil, birebir vakitte siyasi münasebetlerimizin de sağlam yer üzerinde yükselmesine katkıda bulunacaktır. Biz de DEİK olarak bu şuurla hareket ediyor ve farklı dallarda, bilhassa dijital teknolojiler üzere klasiğin dışındaki alanlarda işbirliklerini artırmaya odaklanıyoruz. Ekonomik münasebetler ile siyasi ilgiler ortasındaki güçlü bağın farkındayız ve bu doğrultuda Türkiye ve Çin iş dünyaları ortasındaki işbirliğini güçlendirecek adımları atmaya devam ediyoruz.”