İşgalci İsrail ordusunun Lübnan’a yönelik hava hücumları, 2006 yılındaki savaşın akabinde en yüksek düzeye ulaştı. Lübnan, son devirde yaşanan ağır İsrail taarruzları nedeniyle tarihi bir yerinden edilme kriziyle karşı karşıya. Akınlar bir milyonu aşkın kişinin konutlarını terk etmesine neden oldu. Bilhassa, Güney Lübnan’daki ağır bombardımanın akabinde mahallî topluluklar büyük bir baskı altında kaldı. Pak su, yiyecek ve sanitasyona erişim kısıtlı. Birçok insan inançlı bir sığınak ararken, sıhhat hizmetleri ve temel gereksinimlere erişim konusunda önemli zorluklar yaşanıyor. Acil sıhhat hizmetlerine olan muhtaçlık katlanarak artıyor.
Lübnan, tarihinin en büyük göç dalgasını yaşıyor. Kuzeye göç sürerken, çok sayıda sivil can güvenliğinden kaygı ederek ülke sonları dışına çıkmaya başladı. Bugüne kadar 2 bin 119 Lübnanlı şehit oldu, 10 bin 19 Lübnanlı ise yaralandı. Lübnan Acil Yardım Koordinatörlüğü’nün verdiği bilgiye nazaran, yerinden edilmiş bireyleri kabul etmek için oluşturulan 990 merkezden 781’i azamî kapasiteye ulaştı. Yerinden edilmiş Lübnanlıların 181 bin 700’ü barınma merkezlerine kayıt yaptırdı.
Durum iç göçten dış göçe yanlışsız evriliyor. 23 Eylül’den bugüne kadar Lübnan’da yaşayan 304 bin 897 Suriyeli ve 107 bin 333 Lübnanlı, Suriye topraklarına geçti. Suriye’deki savaş nedeniyle ülkelerini terk ederek Lübnan’a gelen Suriyeli mülteciler, İsrail hücumlarından ötürü burada da savaş mağduru oldu. Suriye’de rejim bölgesinde kalmak istemeyen binlerce mülteci, kuzeydeki özgürleştirilmiş bölgelere geçiş yaptı.
İsrail’in Güney Lübnan’a yönelik 23 Eylül itibariyle ağırlaştırdığı bombardımanlar, Lübnanlılar kadar Suriyeli mültecileri de etkiliyor. İşgal ordusu, Lübnan’ın dörtte birini bombalarken, 1 milyonu aşkın sivil göç etmek zorunda kaldı.